Skip to:
“Çoğumuz, çevreye en ciddi zararı enerji ve ulaşım tercihlerimizin verdiğini düşünür. Aslında en büyük etkiyi gıda sistemimiz yaratmaktadır.”
-Dr. Tony Juniper, CBE, Savunuculuk Yöneticisi, WWF-Birleşik Krallık
Dünyamızın nüfusu giderek artıyor ve 2050’ye gelindiğinde 10 milyara yaklaşması bekleniyor.[1] Kaynakların hem bize hem de gelecek nesillere yetmesini sağlamak için, değişen gezegene ayak uydurmanın yollarını bulmamız gerekiyor. Şanslıyız ki hem bireysel seviyede hem de toplum olarak çoğumuz olumlu bir etki yaratmaya gönülden istekliyiz. Bu yolda gösterdiğimiz çabalar, yeniden kullanılabilir alışveriş çantaları ve su şişeleri taşımak gibi günlük alışkanlıklardan, büyük ölçekli enerji tüketimini azaltmak için tasarlanmış yüksek teknoloji girişimlerine kadar geniş bir yelpazede çeşitlilik gösteriyor. Devrim niteliğinde değişimin gerektiği önemli alanlardan biri de küresel gıda sistemimiz. Bunun tabağınızdaki yemekle ne ilgisi olduğunu sorabilirsiniz. Aradaki bağlantı düşündüğünüzden çok daha güçlü!
Gıda Seçimlerimiz Çevreyi Nasıl Etkiliyor?
İnsanlar genel anlamda alışkanlıklara eğilimi olan canlılardır ve gıda tercihlerimiz de bunun bir göstergesidir. Bitkisel gıda tüketimimizin %60’ının sadece 3 gıdadan; buğday, pirinç ve mısırdan elde edilmesi, bu durumu en iyi açıklayan örnektir.[2] Peki, beslenmenin temel gıdalardan sadece birkaçına dayanması neden dikkat edilmesi gereken bir konu? Bunun yanıtı, gıdaların yetiştirilme biçiminin çevreyi ve küresel gıda arzını önemli ölçüde etkilemesi. İnsanların tükettiği az sayıda gıda çeşidine olan talebi karşılayabilmek için çiftçiler uzun yıllar boyunca aynı ürünleri yetiştiriyor. Bu uygulamaya monokültür tarım adı veriliyor. Dengeli beslenme için vücudumuz çeşitli besinlere nasıl ihtiyaç duyuyorsa, toprak da üstünde çeşitli ürünler yetiştirildiğinde en sağlıklı haline kavuşuyor. Monokültür tarım uygulamaları nedeniyle toprağın içindeki besinler zamanla yok oluyor ve insanların dengeli beslenme için ihtiyaç duyduğu gıdaların yetiştirilmesi tehlike altına giriyor. Küçük bir değişiklik yaparak soframıza bu lezzetli ve besleyici gıdalardan bazılarını ekleyebilir, çok büyük etkilerin doğmasını sağlayabiliriz.
Geleceğin 50 Gıdası listesindeki yiyeceklerin bazıları sizin için yeni olabilir. Bu sadece damak zevkiniz için değil, gezegenimiz için de heyecan verici. Kızıl buğday, fonio veya teff gibi daha az bilinen tahılları veya bamya, moringa veya nopal kaktüsü gibi sebzeleri tüketmek, çiftçileri daha çeşitli ürünler yetiştirmeye teşvik eder ve gıda sistemimiz daha dayanıklı hale gelebilir. İşte size bu yiyecekleri menünüze dahil etmek için birkaç ipucu:
● Bitkilerin Gücüne İnanın Tarımsal seragazı emisyonlarının yaklaşık %60’ı hayvansal ürünlerin üretiminden kaynaklanıyor[3]. Sulu yemeklerinizde veya güveçlerde et yerine Kanlıca mantarı veya filizlenmiş barbunya gibi umami zengini bitkiler kullanın.
● Tahılları Arttırın Pirinç ve buğday dışında inanılmaz çok çeşitlilikte tahıl var. Doyurucu ve içinizi ısıtan bir kahvaltı için glüten içermeyen, yüksek proteinli karabuğdayı sütle pişirin ve içine biraz meyve ekleyin. Risotto pişirirken fındıksı bir tadı olan atalık tahıl siyez bulguru kullanabilirsiniz.
● Sebzelerinizi Çeşitlendirin 20 bin türden fazla yenebilir bitki keşfettiğimizi ancak bunların sadece 150 ila 200’ünü düzenli olarak tükettiğimizi biliyor muydunuz? Haydi, eksiği kapatalım! Her zaman kullandığımız domates yerine, daha tatlı ve asit oranı daha düşük olan turuncu domates tercih edebilirsiniz veya soteleyerek hazırladığınız yemeklere veya salatalara vitamin deposu pancar yaprakları ekleyebilirsiniz.
● Yemek Tariflerinizi Elden Geçirin Knorr’un Geleceğin 50 Gıdası listesindeki yiyecekleri temel alan cezbedici tariflerinden ilham alın. Fark yaratan lezzetli tarifler için buraya tıklayın.
● Geleceğin 50 Gıdası hakkında daha fazla bilgi edinin! Geleceğin 50 Gıdası raporunun tamamı için aşağıdaki bağlantıya tıklayın. Buradan indir
[1] Birleşmiş Milletler, Ekonomik ve Sosyal İşler Müdürlüğü, Nüfus Bölümü (2015). World Population Prospects: The 2015 Revision, Key Findings and Advance Tables. Working Paper No. ESA/P/WP.241
[2] Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü. Tarımsal biyo çeşitlilik nedir? Bilgi tablosu [İngilizce]. [ONLINE] Buradan indirilebilir: http:/www.fao.org/docrep/007/y5609e/y5609e01.htm#bm1 [Son erişim Kasım 2018].
FAOSTAT verileri buradan indirilebilir: http:/www.fao.org/faostat/en/#data/QC [Son erişim Kasım 2018]
[3] CCAFS Food Emissions – Direct Agricultural Emissions. [ONLINE] Available at: https:/ccafs.cgiar.org/ bigfacts/data/theme/food-emissions/Theme_2_ Food_Emissions_2_Direct_Agricultural_Emissions. pdf [Last accessed November 2018] and Sejian V. et al. (2015) Global Warming: Role of Livestock. In: Sejian V., Gaughan J., Baumgard L., Prasad C. (eds) Climate Change Impact on Livestock: Adaptation and Mitigation. Springer, New Delhi
Diğer Makalelerimiz
- slide 1
- slide 2
- slide 3
- slide 4
- slide 5